Dinlendirici tonuyla bizleri büyülü yolculuklara çıkartan klasik müzik, hayatımıza 15. yüzyıldan itibaren girmiştir. Rönesans'ın ve aydınlanmanın simgesi olan bu müzik tarzı, önemli sanatçılardan izler taşımaktadır. Mozart, Bach, Schubert ve daha pek çok isim unutulmaz besteleriyle günümüzde bile çok sevilerek dinlenmektedir. Peki, klasik müzik hayatımıza nasıl girdi? Klasik müzik nasıl ortaya çıktı? Gelin hep birlikte klasik müziğin sihirli dünyasını yakından tanıyalım.
Klasik Müziğin Tarihi
Klasik müzik ilk olarak Avrupa'da ortaya çıkmıştır. 15. yüzyılda başlayan klasik müzik maratonu 17. yüzyılda barok dönemine girmiştir. Estetiği, güzelliği ve iyiyi temsil eden klasik müzik, müziğe yeni bir form kazandırmak amacıyla ortaya çıkmıştır.
Klasik müzik yalnızca bir müzik tarzı değildi elbette. O dönemin siyasi ve sosyal yaşantısını da doğrudan etkilediği açıktır. Hatta sanatçılar ezgileriyle o dönemin yaşantısını tüm gerçeklikleri ile gözler önüne sermiştir.
18. Yüzyıla gelindiğinde klasik müzik tarzında birtakım değişiklikler meydana geldi. Daha sade bir tarz ile dinleyicileriyle buluşan klasik müzik, piyanonun da icadıyla adeta çağ atlamıştır. Piyanonun klasik müziğe eşlik etmesi, imkanların genişlemesine daha romantik bestelerin ortaya çıkmasına imkan tanımıştır.
Klasik müziğin romantizmi yalnızca saray içerisinde değil o dönemin halkına kadar ulaşmayı başarmıştır. 20. yüzyılda daha modern bir yapıya bürünen klasik müziğin günümüzde de başarılı temsilcileri bulunuyor. Hans Zimmer, John Williams gibi önemli isimler birbirinden özel ezgileriyle bizi klasik müziğin derinlerine götürüyor.
Klasik Müzik Nedir?
Klasik müzik, yaylı, üflemeli, vurmalı ve tuşlu enstrümanlar kullanılarak yapılan bir müzik türüdür. Genellikle orkestra eşliğinde çalınan müzik artık hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Pek çok dönemden geçen bu müzik tarzı günümüzde modern klasik müzik olarak karşımıza çıkıyor.
Klasik müzik, yenilik ve aydınlanmayı temsil ediyor. İlk olarak Rönesans döneminde tanıdığımız bu müzik, 15. ve 18. yüzyılda altın çağına ulaşmış olup o dönemi en iyi şekilde temsil etmektedir. Bach, Mozart ve Beethoven gibi önemli sanatçılar klasik müziğin bu denli gelişiminde önemli rol oynamışlardır.
Dinleyicilere huzur veren, sakinleştiren ve yaşam kalitesini önemli ölçüde arttıran klasik müzik, eski dönemlerden bu yana tıpta da kendine yer edinmiştir. Pek çok tedavide sakinleştirici etkisinden yararlanılmış ve hastalar bu müzikle tedavi edilmiştir. Ayrıca klasik müziğin ağrıları ciddi oranda azalttığı, depresyonu önlediği bilimsel bir gerçektir.
Önemli Klasik Müzik Bestecileri Kimlerdir?
Klasik müziğin tarihi oldukça eskidir. Yaklaşık olarak dört asrı kapsayan bu müzik tarzı belirli dönemlerden geçmiş ve bu dönemlerde tarihin en ünlü ve en başarılı bestecilerini ortaya çıkarmıştır. İşte klasik müziğin önemli temsilcileri:
Rönesans Dönemi
- Guillaume Dufay
- Giovanni Pierluigi da Palestrina
- Johannes Ockeghem
Barok Dönemi
- Antonio Vivaldi
- Arcangelo Corelli
- Jean - Baptiste Lully
- Johann Sebastian Bach
- Henry Purcell
- George Frideric Handel
- Claudio Monteverdi
Klasik Dönem
- Muzio Clementi
- Wolfgang Amadeus Mozart
- Joseph Haydn
Romantik Dönem
- Franz Schubert
- Gioacchino Rossini
- Mendelssohn Bartholdy
- Frederic Chopin
- Jean Sibelus
Modern Dönem
- Richard Strauss
- Gustav Mahler
- Edward Elgar
- Maurice Revel
- Hans Zimmer
- James Horner
Rönesans döneminde başlayıp günümüze kadar gelen klasik müzik Rönesans dönemi, barok dönemi, klasik dönem, romantik dönem ve modern dönemlerden geçmiş ve bu tarzda pek çok ezgi yapılmıştır. Her klasik müzik bestesi o dönemi daha iyi anlamamıza, dönemin şartlarını görebilmemize olanak sağlamaktadır. Ayrıca bu parçalarda mutluluk, hüzün, aşk ve daha pek çok duygu ince ince notalara işlenerek sanatçının ruhunu bizlere açıkça göstermektedir.
